10/11/2018

Tarih 1881... Dünya, mavi gözlü evrensel lideri kucağına aldı. Küçük yaşta nice zorluluklar yükledi omuzlarına, yılmadı. Her şeye rağmen asker olacağım dedi, oldu. Ve tarihi değiştirecek bir asker yetişti. Vefatından 80 yıl sonra hala fikirleri cumhuriyet ile beraberdi. Bedenin elbet bir gün toprak olacağını fikirlerin ise namütenah olduğunun kanıtıydı Mustafa Kemal. Ve böylece tüm dünya ender bir lidere tanık oldu.
Mustafa Kemal demek, cumhuriyetçilik, laikçilik , milliyetçilik, halkçılık demek. Bilim demek. Sanat demek. İleri görüşlülük demek. Eşitlik demek. Adalet demek. Fikir demek. Eğitim demek. Anmanın yanın da anlamak da demek. Anladığımız ve anladıklarımızı yansıtabildiğimiz müddetçe ilelebet aramızda..
Bir kitapta düşündüren bir cümleye rast gelmiştim.‘İnsan Türk olurda, nasıl Kemal Paşa’dan yana olmaz?’ yazıyordu. Soruyu kavramak için saatlerce düşünmeye gerek yoktu. Fikirlerini benimsemeyi tapmak sananlar, laikliği dinsizlik sayanlar ve kadınları siyasette ya da hayatın her alanında kabullenemeyen cehalet ordusu. Hakkında temel bilgiler dışında bilgi sahibi olmayıp, araştırmamış, üstüne üstünlük hoyratça konuşabil! Bu husus düşündürmeli. Cumhuriyet uğruna nice solan yaşamlar hatırına düşünmeli.
Mustafa Kemal denince akıllara siyaset değil bilim ve irfan gelmeli. Başarıları ve inkılapları gelmeli. Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan her fert gürül gürül okumalı, araştırmalı Liderini. Okumaz ve araştırmaz ise eleştiri yapma hakkının bile Mustafa Kemal sayesinde olduğunu bilmeyen bilgisiz dimağlar mitoz bölünme ile çoğalır. Toplum huzuru kaybeder ve karanlığa doğru çekilir..
Paşaya dinsiz dediler. Yetmedi, Zübeyde Hanım hakkında asılsız yalanlar uydurdular. Sorarım size Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyetini, Türk Dil Kurumunu, Türk Tarih Kurumunu kuran; saltanatı kaldırıp halifeliğe son veren; kadın ve erkeği eşit kılan; geometri kitabını yazan ve nice fabrikalar kurdurtan sadece Türkiye’nin değil dünyanın lideri sayılan birine nasıl olurda hakaret edilir? Bütün ülkelerde Başkomutan Gazi Mustafa Kemal’in heykeli bulunur. Saygı duyulur hepsinde. Heykeline zarar verilmez, kaldırılmaz. Amma velakin kendi kurduğu cumhuriyette bütün saygısızlığı edepsizliği görür. Heykeli yıkılmaya çalışılır, hakkında atıp tutulmaya çalışır ama yinede silemezler adını. Ne yapılmış olursa olsun hiçbir kudret cumhuriyeti gençliğe emanet etmiş, kadının bugünkü durumuna getiren bir lideri kimse unutturamaz.
Kadınları önemsedi-Kadınları geri bırakan toplum,geri kalmaya muhtaçtır- Bütün ümidim gençliktedir’ deyip cumhuriyeti gençliğe emanet etti. Gençlikte anlayarak ve yaşayarak inkılaplarını nesiller boyu yaşatmayı borç bildi. Eğer biz kadın-erkek fark etmeksizin sokaklar da özgürce yürüyebiliyor, fikirlerimizi beyan edebiliyor, bir yerlere saklanma ihtiyacı duymadan yaşayabiliyor isek bunun tek bir nedeni vardır. 57 yıllık yaşamına 11 savaş,24 madalya 7 nişan,13 kitap ve 1 ülke sığdıran adamdır nedeni..
Gençliğe hitabede, hitap edilen gençlerden biri olarak, dün, bugün ve yarın açtığın yolda gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime, karanlık zihniyetleri inkılapların ve sözlerin ile aydınlatacağıma, emanet ettiğin bütün değerleri koruyarak bir sonra ki nesle aktaracağıma, unutturmak isteyenlere inat her yerde fikirlerini anacağıma, inkılaplarını yolumu aydınlatan ışık olarak bilip aydınlatmaya devam edeceğime, son nefesime kadar adını ve fikirlerini anacağıma yemin ederim! Varlığın Türk milletine bir armağandır..
Ve Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ağzından şu sözler döküldü;
‘Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir’